Karşı tarafa borçlu olduğunuz bir davada aynı zamanda alacaklı iseniz, borcunuzu alacağınızla takas edebilirsiniz.
6098 Sayılı TBK'nın 139. maddesinin ilk iki fıkrası, ''1-İki kişi karşılıklı olarak bir miktar para veya özdeş diğer edimleri birbirine borçlu oldukları takdirde, her iki borç muaccel ise her biri alacağını borcuyla takas edebilir. 2- Alacaklardan biri çekişmeli olsa bile takas ileri sürülebilir.'' hükmünü içermektedir.
Yenilik doğuran bir hak olan takasın, davadan önce ve dava sırasında ileri sürülmesi mümkün olduğu gibi, terditli olarak beyan edilmesi de takasın şarta bağlandığı anlamına gelmemektedir. Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin kararlarında[1] açıkladığı üzere, takas talebinin mutlaka karşı dava şeklinde ileri sürülmesi zorunlu olmayıp, savunma olarak da ileri sürülmesi olanaklıdır. İlke olarak, takas def'i de diğer def'iler gibi cevap dilekçesinde süresinde ileri sürülmelidir.
6098 Sayılı TBK'nın 139. maddesi uyarınca takas ilişkisinden bahsedebilmek için karşılıklı olarak bir miktar para veya özdeş diğer edimlerin borçlu olunması gerekmektedir. Aynı Kanunun 166. maddenin 1. fıkrasına göre de, borçlulardan biri, ifa veya takasla borcun tamamını veya bir kısmını sona erdirmişse, bu oranda diğer borçluları da borçtan kurtarmış olur.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 12/01/2021 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan 2020/3254 E. ve 2020/5432 sayılı kararında #takas konusu değerlendirilmiştir.
“Takas borcu sona erdiren nedenlerden biridir. Takası gerçekleştirmek için irade açıklamasına takas beyanı denir. Bu beyan bir taraflı hukuksal işlemdir. Davalının dava dayanağı olayı ve borcun varlığını inkar etmeden borçlu bulunduğu edimi özel bir sebebe dayanarak yerine getirmekten kaçınmasına imkan veren hakka defi denir. Defiler davada ileri sürülmedikçe hakim tarafından kendiliğinden dikkate alınmazlar. Takas bir defidir. Bu itibarla ileri sürülmedikçe kendiliğinden dikkate aşınamaz.
Takasın defi olarak ileri sürüldüğü davada takas ve mahsup sonucu kalan ve hüküm altına alınan miktar üzerinden yargılama harcı alınacak, takas ve mahsup defi sebebiyle reddedilen miktar üzerinden ileri süren yararına vekalet ücreti ve yargılama giderine karar verilecektir.
Defiler dava dilekçesine cevap verirken ileri sürülmelidir. Aksi halde savunmanın genişletilmesi yasağı ile karşılaşabilir.Cevap dilekçesinin ıslahı yoluyla takas ve mahsup definin ileri sürülmesi hukuken mümkün olup karşı tarafın muvafakatine de ihtiyaç bulunmamaktadır. Cevap dilekçesinin ıslah edilmesi harca da tabi değildir.”
[1] Yargıtay 24. HD, 04.11.2014 tarihli ve 3943 E.-6950 K; 08.12.2014 tarihli ve 5307 E.-790 K. sayılı ilamları
Comments